11 Ağustos 2014 Pazartesi

Tarihin Ayirdigi,Köklerin Bağladığı Ülke...

                                                    Bulgaristandan Merhaba,


Seyahat tutkunlari,gezmeyi yasam tarzi haline getirenler beni ve icimde ki heyecan, mutluluk, minnet ve sukur duygusunu cok iyi anlayacaktir. 

Sınırdan girdigimizden itibaren başkalaşan duygularim kendine geldi nihayet. Ve en buyuk hissiyatimin adi MUTLULUKTU.




Bu harika firsati defalarca anlatsam da bikmam ancak bir kez daha dile getireyim.

Bu firsati muhtesem bulmamin sebebi sadece 15 ulke gezecek olmamdan kaynakli degil elbet, bu 15 ulkeleri zeki, eglenceli, alanlarinda ve hatta alanlari disinda 50 secilmis insanla gezecek olmaminda etkisi buyuk. Yol arkadaşının onemini, otobüs yolculuklarinda daha iyi anlıyorum. 

Gelelim hostel maceramiza, cogumuzun bir hostel ile ilgisi olmadigindan endişelerimiz vardi elbet. Ancak oyle sirin tatli ve temiz bir hostelde kalmayi aklimin ucundan gecirmemistim. Guleryuzlu personel, temiz banyo,oda, havlu. Daha ne beklenebilirdi ki.? Umarim bundan sonra ki hostellerde bu derece keyifli olur. 

Sehir yazisi hakkinda bir kac ayrinti vereyim. Oncelikle Pazar gunu Sofya adeta bir hayalet sehirdi. Eger bir gece kalinacaksa asla Pazar gunu gelinmemesi gerekir. Etrafta 3 5 insan gormek mucize. Cogu yerde Euro gecmiyor, buda biraz sıkıntı oldu, ancak doviz burolari şaşırtıcı sekilde pazar günleride açık. Magnet ve su icin 5 euro bozdurduk fazlasiyla yetti. Yemek icin cogu yerde kredi karti geciyor zaten. Yemeklerin cok ucuz olduguna inanmayin cunku cogunun uzerinde 100 graminin fiyatini yaziyor 



Tarihini oldukca iyi korumus Bulgaristan, metro istasyonlari bile tarih kokuyor. Ancak sehir fazlasiyla yoksul gorunuyor. Ab uyesi olmasi bu goruntuyu gizleyememis. 

Alexander Nevski Katedralini ziyaret etmek Sofyanin olmazsa olmazi bu bilindik birsey ancak size tavsiyem sakin fotograf cekmeyin zira ben hatri sayılır bir azar işittim. Katedral Osmanli egemenliginden kurtulmanin onuru ve 1877-1878 Osm Rus savasinda ölen askerlerin anisina inşa edilmiştir.




Sofya camiisi kiliseleri hatta alisveris merkezi ve metrosuyla 1800 lu yillari hatirlatan oldukca sirin bir kent. Tam bir ögrenci sehri densede ben bu durumu goremedim bir dahaki sefere insallah 


Aksam yemegimizi ucretsiz veren hostelden ayrilip 15 20 metre uzakta ki hostelimizde etrafta guzel arkadaslarin sesleri esliginde yaziyorum bu satirlari. Gençlik Otobusu dostluklar(da) yaratir. 

Maksut hocanın izin vermesine karsin gece disari cikamamk cok uzucu ancak oldukca yorgunum. Simdilik hoscakalin diyorum. Esen kalin  
                   


                                                                                       Hande DEMIRKENT

Adim adim Avrupa...

Sendromsuz harika bir pazartesi sabahindan Merhaba, uzun gecen bir otobüs yolculugunun ardindan konaklamak dinlenmek banyo yapmak harikaydi. Bugun kendimizi oldukca dinç hissediyoruz. Oldukca zengin olan kahvaltimizi yaptiktan hemen sonra yola koyulduk. Valizleri tasimak indirip bindirmek iskence gibi, keske bu kadar fazla esya getirmeseydim diyor insan. Suan blogumu yazarken Bukrese dogru gidiyoruz. Her zaman ki gibi turkuler sarkilar espiriler esliginde harika bir yolculuk. Dilerim 40 gun boyunca hep böyle sorunsuz ve birbirimize karsi toleransli oluruz.



Yolda verdiğimiz yemek molasinda ki pimpirikli ve cok konusan amcayi saymazsak gayet guzel bir mola oldu. Iyice doyduk.



Nihayet Bükreş'e vardık. Hostelimiz gayet şirin. Bize tahsis edilmis gibi ozgurce hareket edebiliyoruz. Yemek ve banyodan sonra bugune son verip uyumayi ve dinlenmeyi cook istiyorum. Simdilik hoşçakal sevgili blog.

HANDE DEMIRKENT

Işte basladi...

   Her birimizin bir mucize olarak gordugu seyahat basladi iste. Uzun ugraslarimizin, uykusuz gecelerimizin, gozyaslarimizin meyvelerini yeme vakti artik. Dusunsenize, en buyuk rüyanız gerceklesirken, bu ruyayi sizinle paylasan, sizinle ayni hayallere sahip olan 50 kisi ile birlikte bir seruven yasayacaksiniz.



                      

                         Işte basladi...




Haftalardir (en buyuk ruyam gerceklesmek uzere oldugu halde) icimde heyecan kirintisi yoktu. 
Telaş ve sukunetin hukum surdugu tuhaf serzenislerim otobuse binene kadar devam etti. Ancak heyecandan hala eser yoktu. Iste o kaybettigim heyecan, meger sınır kapisinda beklemekteymiş beni...

Ve gelelim otobus maceramiza, Ilk gun icin fazlaca eglenerek sarkilar ve danslar esliginde basladik yolculuga ( bu kadar eglenceli olacagini kimse tahmin edemezdi) birbirinden eglenceli , komplekssiz insanla yolculuk yapmak oldukca guzel bir deneyim.

 Gelelim yaşadığım(ız) sıkıntılara. Oncelikle pasaport konusunda biyometrik fotograf yuzunden bir çok arkadasimiz sıkıntı yaşadı. Gelecek sefer bu konuda, daha pofosyonel fotografcilara gitmek gerek diye dusunuyorum. Bunun yani sira, yanimiza alacagimiz yiyecek kutusunu, otobüse kadar taşımayi kolay bulani gormedim.

 Cidden bizim icin oldukca zordu. Gelecek sefer bunada farkli bir cozum getirileceğine inanıyorum.

Suan hersey cok guzel, icimizde koca bir heyecan ile Sofya'yi gezmeyi bekliyoruz  :)

Yuzumuzde gulumseme, dilimizde şarkılar..


Sevgi ve saygılarım ile otobüsden selamlar :)

                                     Hande DEMİRKENT